36. Sayı

Atatürk Şiir Antolojileri Üzerine Bir Değerlendirme – Yaşar Vural

Giriş

Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile ilgili binlerce şiir, deneme, makale, kitap yazılmış, hakkında onlarca belgesel film ve sinema filmi hazırlanmıştır. Onun hakkında yapılan çalışmalar o kadar çok ki kütüphanelerde “Atatürk Kitaplığı” bölümleri oluşturulmuştur. Bugün o bölümlere rağbet var mı, bu ayrı bir konu ancak Türk milletinin Ata’sına bağlılığının bir göstergesi olarak binlerce yayın yapılması ve bunların yurdun her köşesine, en ücra okul kitaplıklarına kadar ulaşması Atatürk’ün kültürel mirası ve onun manevi şahsının yüceltilmesi açısından oldukça önemlidir.

Genel ağ (internet) yaygınlaşmadan önce millî bayramlarda öğrencilere okutturulacak şiirleri seçmede biricik başvuru kaynağımız Atatürk şiiri antolojileriydi. Mesleğe başladığım ilk yıllarda benim de elimden düşürmediğim kaynaklardandı Atatürk şiiri antolojileri. Atatürk sevgisini, ona duyulan özlemi, onun hedeflerini, çağdaş bir Türkiye yaratma ülküsünü anlatan onlarca şiir içinden kendimizce en güzelini seçip öğrencilerimize vermeye çalışırdık. Bugün bile dillerden düşmeyen o şiirlere artık genel ağın sunduğu imkânlar sayesinde anında ulaşabiliyoruz. Benim gibi şiiri kitaptan okuyan ya da öğrencilerine antolojiden şiir seçen öğretmenler hâlâ olsa da artık şiir antolojilerinin eski önemini koruduğunu söylemek zor. Okul kitaplıklarında Atatürk şiiri antolojileri ya hiç kalmadı ya da demirbaş listesinden düşmedikleri için kitaplığın bir köşesinde sayfalarını açacak Atatürk sevdalısı birilerini bekliyor.

Edebice’nin Cumhuriyetimizin 100. yılına özel hazırladığı dosyaya Atatürk şiirleri antolojilerini inceleyen bir yazı ile katkı sunmak istedim. Bunun için ulaşabildiğim antolojileri tek tek taradım. Hatta bazı antolojilerin birkaç basımını da inceleyerek antolojinin yıllar içinde gösterdiği değişimi de kayıt altına almaya çalıştım.

  1. Edebiyatımızda İlk Atatürk Şiirleri

Fevziye Abdullah Tansel, şiirimizde Mustafa Kemal adının ilk kez 1915’te Mehmet Emin Yurdakul’un yazdığı “Ordunun Destanı” şiirinde geçtiğini söyler. (Tansel, 1988: 1170) Çanakkale Deniz Zaferi’nin ardından yazılan bu şiirin 10. bölümünün ilk dörtlüğünde Mustafa Kemal adı şöyle geçer:

X.
Ey bu güne şahit olan sarp hisarlar!
Ey kahraman Mehmet Çavuş siperleri!
Ey Mustafa Kemallerin aziz [y]eri!
Ey toprağı kanlı dağlar, yanık yarlar! (Timuroğlu, 1993: 17)

Mustafa Kemal’in 10 Ağustos 1915’te Anafartalar Cephesi’nde düşmanı durdurması ve geri püskürtmesi Mehmet Emin Yurdakul’un olduğu gibi basının da dikkatini çeker. Ruşen Eşref Ünaydın’ın Anafartalar Kahramanı Mustafa Kemal ile Mülakat adlı görüşmesi Yeni Mecmua’da 29 Mart 1918’de yayımlanır. (Kaplan ve Birinci, 1990: 3). Kurtuluş Savaşı başlamadan önce Atatürk ismi böylelikle Osmanlı’nın merkezinde duyulmaya başlamıştır. Kurtuluş Savaşı ile birlikte özellikle de İnönü ve Sakarya Savaşları kazanıldıktan sonra Anadolu’da Atatürk’ün adı birçok şiire ve türküye konu olmuş olmalıdır. Çünkü böylesine karanlık dönemlerde millete kurtuluş ümidi aşılayan isimler etrafında halk toplandığı gibi şairlerin, halk ozanlarının da böylesi bir isme kayıtsız kalmaları da düşünülemez. Fevziye Abdullah Tansel, Atatürk Hakkında Şiirler (1915-1938) adlı makalesinde Kurtuluş Savaşı devam ederken Mustafa Kemal hakkında yazılan bazı şiirler hakkında bilgi verir. Halil Nihat’ın (Boztepe) İkinci İnönü ve Sakarya Savaşı’ndan sonra yazdığı şiirler ile Sakarya Savaşı’ndan sonra Suhâ Zahir imzasıyla yazılan Mehmedcik’in Sakarya Destanı adlı şiirden bahseder. Vecihi Timuroğlu incelediğimiz antolojisinin başında “Kurtuluş Savaşı’nda Gazi Mustafa Kemal” olmasını tasarlamıştım. Türk insanı, emperyalistlerle boğuşurken, Türk şairi susmuş.” diyerek bu döneme ait tarayabildiği Anadolu basınında Mustafa Kemal şiirine rastlayamadığını belirtir. (Timuroğlu, 1993: 2) Behçet Necatigil de Mustafa Kemal’e değinen ilk şiirin Mehmet Emin Yurdakul’a ait olduğunu belirttikten sonra Samih Rıfat’ın Kurtuluş Savaşı yıllarında yazdığı Akdeniz Kıyılarında ve Yürüyüş şiirlerinin ilkler arasında olduğunu yazar. (Necatigil, 1963: V) Necatigil’in, Antolojisine aldığı ilk şiir Faruk Nafiz Çamlıbel’in En Büyük adlı şiiridir ve şiirin tarihi 1921’dir.

Türk şairleri özellikle Kurtuluş Savaşı kazanıldıktan sonra Atatürk’ü işleyen şiirler yazmaya başlamışlardır diyebiliriz. Ziya Gökalp, Faruk Nafiz Çamlıbel, Mehmet Emin Yurdakul, Abdülhak Hamit Tarhan, Yusuf Ziya Ortaç, Halide Nusret Zorlutuna gibi Türk şiirinin önemli isimleri Kurtuluş Savaşı’nın bitimini takip eden yıllarda Atatürk’le ilgili ilk şiirlerini yazmışlardır. 1930’lu yıllardan sonra Atatürk şiirlerinde belirgin bir artış göze çarpar. Antolojilerde Faruk Nafiz Çamlıbel, Behçet Kemal Çağlar, Fazıl Hüsnü Dağlarca, Behçet Necatigil, Arif Hikmet Par ve Halim Yağcıoğlu’nun birden çok şiirle öne çıktıkları görülür.

  1. Atatürk Şiir Antolojilerine Genel Bir Bakış

[1] Vecihi Timuroğlu, ilgili şiirin 3. mısrasını “Ey Mustafa Kemallerin aziz eri” diye yazmıştır. Oysa şiirin o mısrası “Ey Mustafa Kemallerin Aziz yeri” olacaktır. Timuroğlu aynı hatayı kitabın Kültür Bakanlığınca yapılan üçüncü baskısında (1998a) ve başka bir yayınevi tarafından yapılan baskısında (1998b) da sürdürmüştür. Şair burada “Mustafa Kemallerin yeri” göndermesiyle Atatürk’ün Arıburnu’nda gösterdiği başarıdan sonra o bölgenin adının “Kemalyeri” olarak anılmasına işaret etmektedir. (Tansel, 1988: 1171).

Yazının devamını okumak için lütfen satın alınız.

Leave feedback about this

  • Rating

PROS

+
Add Field

CONS

+
Add Field

X