Yolculuk
YOLCULUK Gezdim dağlar başında. Doymadım yolculuktan, Binbir pınar başında, Su
YOLCULUK Gezdim dağlar başında. Doymadım yolculuktan, Binbir pınar başında, Su
YILDIZLARIN ALTINDA Benim gönlüm sarhoştur Yıldızların altında Sevişmek ah ne
YAYLA GÜNEŞİ Sevgilim, andım seni Saz bir yayla evinde. Yarattım
YAYLA DUMANI Gümüş bir dumanla kaplandı her yer Yer
YANGINLARIN IŞIĞINDA Yurdun, bir şan gecesi, dağı, taşı kül oldu;
VEDA Arı nasıl ayrılır, Altun rengi balından.. Gül nasıl
UFUK HASRETİ Sarp dağlardan örülmüş dört duvar içindeyim Nerdesiniz güneşler,
TÜTÜN İŞÇİLERİ Zümrüt gözlü baharın geldiğinden bîhaber, Sararmış yaprakların üstüne
TAHTACI GÜZELLERİ Güneşi baltaların ucunda taşıyarak Burdan daha çok uzak
ŞEHİR BALKONU Bulutlar arkasından, Ruhun şahikasından Bir bakıştır bu balkon;
SON ŞEHİR – Annem’e – Duvarda canlı ışıklar bir hayal
SON DİLEK – Köprülüzade Fuat Beyefendi’ye – Âşıkım, dağlara kurulu
SIR Bir sır ki yalnız, yalnız gözlerimiz konuştu, Bir
SEVGİLİME Yolunda gençliğim sönse de yine İçimde kız senin aşkın
SEVGİLİYE ÜÇ SUAL İnerken çiçekli bir uçuruma Gönül yoldaşından
SARAYDA AKŞAM Önüm boş bir uçurum Ardım saray camları.. İçimi
O SES ötün kuşlar, esin rüzgârlar esin, Aksi bende “baba!”
MUNZUR DAĞLARI Ovada kızıl bir granit seli Bir heykel
KIŞ PINARLARI Gördüğüm her pınarda Sular bir billur olmuş, Neşesiz
KİM BİLİR? Güneşle beraber söndüğüm akşam Ağlayacak hangi rüzgâr,
GÜZELLER BAHÇESİNİN HATIRASI Derinden kahkahalar, Titrek hatıralar var Ağaçların sesinde;
DENİZ SARHOŞLARI Köpükten omuzları birbirine dayanmış Yüksek, mağrur başları akşam
EFENİN BAYRAMI Eğilmez başın gibi Gökler bulutlu efem Dağlar yoldaşın
DENİZ HASRETİ Gözümde bir damla su deniz olup taşıyor
DALGALAR VE EVİM Birbirinin morarmış sırtına yüklenerek İşte yine karşımda
DAĞ BAŞINDA BİR GECE Baktım ki yar belinde Kollarım düğümlenmiş;
ÇEŞMEMLE BAŞBAŞA Işıklardan korkarak ölen çocuğum gibi Geceleri bekliyor akmak
ÇAĞLAYAN Parıldayan billur köpük sütunlarıyla, Baş döndüren gür sesiyle coşup
BURSA’DA AKŞAM Bu gün de sonbahardan süzülüp doğdu akşam Dağların
BİR HANÇER İSTİYORUM Aylar var ki, ey Tanrım, görünmez oldu
© 2016 Edebice Dergisi.Tüm hakları saklıdır. Web Yazılımcısı:Emre Ece