Napolyon Bonapart
Cevlân eder ol dâhiyetü‘i-harb-ı şerer-pâş
Yer yer tutuşur Avrupa’da âteş-i perhâş
Baktıkça bu genç ordu kumandânına pîrân
Derlerdi: Desinler sana ser-dâr-ı dilîrân
Meydân-ı vegâ görmedi bir öyle muhârib
Her harbe o tâlib yine her yerde o gâlib
Ammâ olur ol saf-şiken-i ma’rike-âşûb
Bî-zehre kıyâs ettiği bir fırkaya mağlûb
Tutmuş-o savuşmakla – yerin saf-der-i dîger
Ammâ bunu sermiş yere bir merd-i ciğer-der
Peygamberini hayli küçük gördüğü ümmet
Merdâne eder ordusunun mahvına himmet
Şâhinşehe bak âlet-i feth etti dürûğu
Sür’atle sönüp gitti yalandandı fürûğu
Âfâkı bırakmakta iken kanlar içinde
Kalmış bu sefer kendisi volkanlar içinde
Gelmiş bir olup cenge burûdetle harâret
Etmiş o cesîm ordunun ârâmım gaaret
Âlâf ile donmakta olan asker azalmış
Etrâfına bakmış koca dâhî donakalmış
Vermekte iken nutku anın askere gayret
Lâl etmiş idi kongıre erbâbını hayret
Görmekte iken ol nasak-âmûz-ı hasâret
Dünyâ ile uğraşmağa nefsinde cesâret
Dünyâ anı bir menzileye etti ki tenzîl
Etmekte idi yüzbaşılık yâdını tebcîl
Muallim Naci (Yâdigâr-ı Nâci)
Yazılan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir. Suç teşkil edecek yazılardan dolayı edebice.net sorumlu tutulamaz.
Henüz yorum yok.
Bu yazıya yorum yapabilirsiniz.