Aman ölüm zalim ölüm üç gün ara ver

Al başımdan bu sevdayı götür yâre ver

Kimi zaman içli, kimi zaman dertli; bazen hop oturur hop kalkar, bazen süzgün süzgün bakar. Kimi zaman tozu dumana katar, kimi zaman yüreğimizi yakar. Türk milletinin cümle duygularını, arzularını, kederlerini, feryatlarını, sevinçlerini, coşkularını buluruz türkülerimizde. Yüreğimizin yangınını türkülerle söndürdük zannetmişiz, oysa türküleri de yakmışız; sevdiğimize, sevmediğimize, kaybettiğimize, bulduğumuza türkülerle seslenmiş, türkü yakmışız. Bu sebeple, duygularını bizim kadar yoğun yaşayan ve bunları yine yaşadığı gibi güzel ifade edebilen başka millet var mı, bilemiyorum.

Merhaba kıymetli okurlarımız,

20. sayımızla, özel bir sayımızla daha sizlerleyiz. Adını adımızdan alan somut olmayan kültürel miraslarımızın en başında gelen türkülerimize yer ayırmak istedik bu sayımızda. Konu türkü olunca türkülerimize can verenlere, onların yaşaması için ömrünü harcayanlara, derleyip toparlayanlara; plaklara, kasetlere, albümlere okuyanlara sonsuz şükranlarımızı sunuyoruz. Aramızdan ayrılanlara rahmet, yaşayan türkü usta ve üstatlarımıza sağlıklı, türkü dolu ömürler diliyoruz.

Türkü dosyamızın hazırlanmasında birçok büyüğümüzün, hocamızın yardım ve desteklerini gördük. Öncelikle Mehmet Ali Kalkan Ağabey’ime, Yağmur Tunalı üstadıma teşekkür etmeliyim. Dosyaya katkı sunabilecek değerli sanatçı ve yazarlara ulaşmamızda önemli yardımları oldu. Varolsunlar! Yoğun çalışmaları arasında bize zaman ayırarak türkü dosyamıza katkı sunan TRT sanatçılarımızdan Adile Kurt Karatepe’ye, Mehmet Özbek’e, ve Kubilay Dökmetaş’a teşekkür ederim. Musa Göçer arkadaşımız yine türkü üstatlarımızdan Erdal Erzincan ile güzel bir söyleşi yaptı. Erdal Erzincan ve Musa Göçer’e de teşekkür etmek boynumuzun borcudur. Türkü dosyamızda yazıları olan değerli hocalarım ve dostlarımı da zikrederek teşekkür vazifemi yerine getirmek istiyorum: Mehmet Ali Kalkan, Namık Açıkgöz, Halil Atılgan, Nart Noyan, Cemal Divani, Celalettin Kurt, Mehmet Ragıp Karcı, Kenan Çarboğa, Ersin Bayram, Mehmet Güneş, Numan Altuğ Öksüz, Tuğçe Nur Kesin, Burak Akdağ.

Dosyamız için kapak resmini Nuriddin Çelenk hocamız çizdi. Türkü desenlerinin üzerine rahmetli Hayri Dev’in elleri ve üç telli curasını resmeden Nuriddin Çelenk Hoca’ma da şükranlarımı sunuyorum. Dosyamızda bugün aramızda olmayan ancak Türk folkloru için büyük emek harcayan iki usta isme de yer vermek istedik. Muzaffer Sarısözen’in hayat hikâyesini Mehmet Özbek’in eserinden iktibas ettik. Nida Tüfekçi’yi bundan 36 yıl evvel Boğaziçi dergisine verdiği mülakatla, rahmetli Yetik Ozan’ı (Turgut Günay) da “Bağlama” şiiriyle yad etmek istedik.

Türkü dosyamız dışında yazı ve şiirleriyle 20. sayımızda yer alan kıymetli yazar ve şairlerimiz şunlar: Halistin Kukul, Numan Altuğ Öksüz, Naci Yengin, Hakan İlhan Kurt, Feyza Ay, Hasan Dağ, Nihat Malkoç, A. Yılmaz Soyyer, Fatih Akıcı, Özkan Kaya ve Atıf İslamzade. Karikatürleriyle bizi yalnız bırakmayan Çağrı Cebeci’yi de hatırlatmak isterim.

Değerli okurlarımız,

Elinizde tuttuğunuz sayı 2019’un son (Sonbahar) sayısı. 2020 için umutlarımız var, hayallerimiz var, inancımız var. Her güzelin, değerin de bir sonu var. 2020’de sizlerle buluşmayı, güzellikleri paylaşmayı; güneş altında söylenmemiş daha nice güzel sözü söylemeyi istiyoruz. Biz hep taze başlangıçları severiz, sonlar hüzün verir bize. Dileriz hüzünlü sonlara daha çok vardır.

Keyifli okumalar dileğiyle…

Yaşar Vural