önceleri züleyhâ
çok önceleri
bırak seni
yâhut
resmini görmeyi
senden
benden
ve işlediğin cinâyetten
bîhaber bir müverrihten
ismini işitsem
elim ayağım titrer
gözlerim kararır
ve dizlerimin bağı çözülmez
âdetâ infilâk ederdi
şimdiyse yastığıma kokun bile sinse
kılım kıpırdamaz artık
hissettirdin bana züleyhâ
önceleri
çok önceleri
hissetmemem gereken
her ne his varsa hepsini
düşün ki
bir kez olsun ayırmadım
-kutsal bir emânet gibi-
yanımdan yıllar yılı
senden yâdigár diye
o küçücük
beyaz, kütüphane kartını
içinde ismin yazılı
dörde katlı
yeşil bir takvim yaprağı
ve şimdi nerededir
inan bilmem
ki artık
tutmamış bir kupondan
yâhut
ezilmiş bir izmaritten
çok da değerli değil zâten
binlerce kitap
yüz binlerce şiir
milyonlarca şarkı yazılsa
yine de yetmezdi bir zamanlar
bendeki seni anlatmaya
heyhât!
ırak’ta kutlanan bir zafer bayramı kadar
anlamsızsın artık
Fatih OĞUZ
Ulus – 13/2/19
-Lirik Dergi’nin 27. sayısında yayınlanmıştır.-
-muhayyeldir-
Yazılan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir. Suç teşkil edecek yazılardan dolayı edebice.net sorumlu tutulamaz.
Henüz yorum yok.
Bu yazıya yorum yapabilirsiniz.